Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

20 Şubat 2019

...


Sevdiğimiz insanlarla olmak, sevdiğimiz şeyleri yapmak, iyi şeyler hissettirecek filmler izlemek sağlıklı bir yas süreci geçirebilmenin yardımcıları imiş. Öyle demişti psikiyatr.

Bunları yapacak iç bulduğumda yapıyorum.

Sevdiğim arkadaşlarım, beni seven, önemseyen herkes beni yalnız bırakmamak, birlikte olduğumuz vakti iyi geçirmemi sağlamak için elinden geleni yapıyorlar.

Hafta sonu dostlarımızla birlikteydik.

İyi göründüğüm günlerdendi.

Hatta sanki hiçbir şey olmamış gibi.

Bazen öyle günlerim oluyor.

Hiçbir şey olmadı.

Getiriyorum güzel yüzünü gözümün önüne ama ne hissi, ne anlamı, ne olmayışı, hiçbir duygu yok.

Anlamsız olan biten her şey.

Bazen derler ya, gidenin arkasından hiç üzülmüyor, nasıl olabilir, diye.

Beni o gün gören biri de, üzülmüyor, derdi belki.

Ama o üzülmüyor görülme halinin arka bahçesinde pembe güller, kelebekler yok.

Giden herkes senin bir ilmeğini birlikte alıp götürüyor, gün gün sökülüyorsun.

Bu böyle.



Bazen onu düşünmekten korkup uzaklaştırıyorum aklımdan. Aklımın alamayacağı kadar korkunç bir gerçek olduğu ve bu gerçekle baş edemeyeceğim kadar güçsüz hissettiğim zamanlarda kaçıyorum olan bitenden. Hayata dönüyorum yüzümü.

Ama mezarlığın önünden geçerken ıslık çalmak gibi bu.



Birkaç gündür öyle ıslık çala çala gün geçiriyordum.

Ama bugün sustum.

Günlerdir ben galiba güçlüyüm gerçekten, böyle böyle zaman geçecek düze çıkacağım herhalde derken...



Barış için söylenen her söz, başın sağ olsun, rahmetli, sabır versin Allah..

Oğluma ve duruma ait her şey sanki ilk kez duymuşum gibi şaşırtıyor beni.

Ona ne olduğunu hatırlatıyor.

Unutmuşum gibi.

Unutulmuyor, iyi olunmuyor.

Bir annenin çocuğunun artık olmadığını kabul edip hayata kaldığı yerden eskisi gibi devam etmesinin mümkünsüzlüğünü görüyorum.

Devam etmek gerekliliğini bilmek, çabalamak bunu mümkün kılmıyor.

Tevekkül, dua, sabır, Allah'a sığınmak güç veriyor elbet ama bir zaman geliyor ki bütün süngülerim düşüyor. Savunmasız kalıyorum, bir çözüm arıyor gibi telaşla sağa sola koşturuyorken görüyorum kendimi içimde.

Dışarıdan güçlü görünmek bile ağırıma gidiyor bazen.



Böyle inişli çıkışlı...



Barış bir gün tatsızdı. Nedenini sordum, anlattı.

Ama sorun yok, dedi.

"Hayat düz bir çizgi değil, mutlu da olacağım, mutsuz da. Böyle zamanlar da olacak ki denge olsun."



Mutluluk ya da mutsuzlukla ilgisi bile olmayan, tanımadığım, nasıl denge kuracağımı bilmediğim duygularla hayatın içinde kalakaldım.



Hayat kendi kaldığı yerden aynı hızla akıyor.

Beni de hızına katmış sürüklüyor.

Şelalenin döküleceği yerde neyse ki kavuşma var.




21.02.2019

01.14

Odandan, masandan.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...